Anlam

Merhaba nasılsınız ? Bugün günlük yazmak istedim. Kendimi pek de mükemmel hissetmiyorum çünkü bugün güzel şeyler yaşamadım. Bir süredir insanları izliyorum hepsi çok fazla yapmacık samimiyetler içerisinde bu midemi bulandırıyor. Bir insan neden karşısındakine gerçek olmayan duygularla konuşur ki ? Karşılarındaki insanları neden bu konularda kandırmak isterler ? Sanırım ben hayatımda hiçbir zaman karşımdaki kişiye yapmacık samimiyet göstermem çünkü bu gereksizdir. İnsanları neden kandırayım ? Dürüst bir şekilde ne hissediyorsak bunu karşımızdaki insana göstermek mantıklı olan değil midir ? Sırf yapmacık bir şekilde karşımızdaki insanla konuşmadık diye 'soğuk insan' mı oluyoruz ? Ben insanlara karşı her zaman sıcakkanlı olsam da her seferinde onlarla yersiz samimiyetlerde mi bulunmalıyım ne yani sonuçta hiç birimiz çocuk değiliz. Sanırım bu nesil hep böyle. Herkes bencil herkes kendini sevdirmek uğruna aslında kendi karakterine uygun olmayan şeyler yapıyor. Çok saçma. Eğer ben kendi karakterime uygun şeyler yapmazsam karşımdaki kişi beni sevsin diye bana ait olmayan tavırlar içerisine girersem kendimi nasıl yaşarım. Bir insanın şu Dünya'da sahip olduğu en önemli ve bir o kadar değeri olan şeyi kendisidir. Hayatta ne durumda olursak olalım kendimiz olmalıyız. Kötü veya iyi huylarımız hepsi bizi biz yapan şeylerdir. Birileri bizi sevsin iyi görünelim diye hiç karakterimize uygun olmayan hareketler yapmamalıyız. Bu gereksiz bir şeydir. Keşke bunu insanlar anlasa ve kendi özlerine dönseler. Bu sayede benim gibi insanlar da  yanlış anlaşılmak zorunda kalmaz. Fazla peşin hükümlüyüz bence. İnsanları nedenini öğrenme gereği duymadan yargılıyoruz. Neyse ben bunu yazdıktan sonra bütün insanların kendi gibi davranmasını beklemiyorum.Sonuçta hepsi aynı kendini bilmiş yapmacık canlıların tekiler. Yada sorun bende mi ? Şahsen ben kendimi pek de hatalı bulmuyorum ama evet tabi ki benim de hatalarım var sonuçta bende insanım. Ama kendim olmak bir hata mı ? Sanmıyorum. Bugün pek de samimi olmadığım birisi bana karşı olan ilk izlenimlerini söyledi. Onun izlenimlerine göre melankolik bir insan gibi duruyormuşum. Bunu diyen kişi ile toplamda 5 kereden fazla konuşmamışımdır ve bu konuşmaların süresi de 15 dakikayı geçmez. Ama melankolik olmadığımı da iddia edemem. Sabahattin Ali'nin çok sevdiğim bir sözü var. 'Yalnızım, müthiş suretle yalnız.Bu kadar kalabalığın içinde yalnız olmak ne zor oluyor.' Bu sözü seviyorum çünkü anlamlı bir söz. Ve bende kendimi kalabalıklar içinde yalnız hissediyorum. Çünkü insanların bir çoğu beni anlamıyor hepsi tek bir insan tipine odaklanmış herkes karşısındaki kişiyi hep kendisi gibi olsun istiyor. Çünkü farklılıkları sevmiyor. Saygı duyması gerekirken yargılamayı seçiyor. Bu bütün insanlığın aşması gereken önemli bir problem. Fark ediyorum da çoğu yazımda hep insanoğlunun davranışlarını ve hareketlerini eleştirip insanlara olan nefretimi kusuyorum. Bende insanım ama insanları sevmiyorum çünkü kötü varlıklar benciller, düşüncesizler ve daha neler neler. Tabi benimde sevdiğim insanlar var ailem, arkadaşlarım ve iletişim kurduğum birtakım kişiler ama daha önce de dediğim gibi bilirsiniz istisnalar kaideyi bozmaz. Az önce ki cümlemde 'arkadaşlarım ve iletişim kurduğum birtakım kişiler' yazdım. Daha önce bir arkadaşım bana bunun anlamını sormuştu. Benim için arkadaş kavramı şu zamanda ki gibi basite indirgenmiş bir kavram değildir. Çünkü arkadaş demek TDK'na göre 'birbirine karşı sevgi gösteren kişiye verilen ad.' anlamındadır ve ben TDK'nun bu açıklamasına katılıyorum hatta benim için daha fazla anlam taşıyan bir kelime de denebilir. Çünkü içinde 'sevgi' kavramı da geçiyor. Ve sevgi de günümüzde kullanıldığı gibi basit ve anlamsız bir kelime değil. Her konuştuğum insan benim arkadaşım değildir. Bir insana arkadaşım diyebilmek için o kişiye karşı içimizde bir sevgi olmalıdır ve sevgi basit bir kavram değildir. Ve o kişiyle konuşmak bize keyif vermelidir. Karşımızdaki kişinin yanında kendimizi rahat hissetmeli ve düşüncelerimizi rahat ifade edebilmeliyiz. Her konuştuğumuz insana o benim arkadaşım demek saçma bir şey. Eğer bir insanla konuşmaktan zevk alıyorsak ama o kişi ile konuşmasak da kendimizi iyi hissediyorsak ve o kişiye karşı içimizde sevgi yoksa bu kişiyi iletişim kurmaktan zevk aldığımız kişiler listesine ekleyebiliriz. Bence bunun ayrımı da düzgün şekilde yapılmıyor. Konu bayağa sarpa sardı sanırım. Kendimi tam anlamıyla ifade edebildim mi diye düşünüyorum şuan ama sanırım edemedim zihnimden geçen her şeyi buraya aktaramıyorum ve bu sinirlerimi bozuyor. Kendimi ifade edemiyor olmak da önemli problemlerimden birisi.Peki aşabilir miyim bu problemi ? Neden olmasın. Ama kendimi bu Dünya'ya ait hissetmiyor olma problemimi nasıl aşarım hiç bilmiyorum. Doğrusu aşabilir miyim ? Ne yazık ki sanmıyorum. Bazı şeyler düzeltilemez problemlerdir. Neyse. Daha fazla uzatmadan bu yazımı burada kesiyorum. Görüşmek üzere..Hoşçakalın...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

|schmerzlich schön.|

Özdemir Asaf

Engel Yaratan İnsan